
Çekmeköy escort Yasemin, Çekmeköy’ün sessiz sokaklarında geceyi alışılmış bir yürüyüşle karşılıyordu. Gündüzleri mahalle fırınından ekmeğini alır, komşularına selam verir, kimseye kendini fark ettirmezdi. Fakat hava karardığında, adımları değişir, bakışları keskinleşir, kendini yıllar önce verdiği kararın merkezine koyardı. Bu hayat, başkalarının değil onun seçimiydi.
Sınırlarını Çizen Bir Kadın
Çekmeköy escort Yasemin, lise çağındayken ailesi tarafından evden uzaklaştırılmıştı. Geçici akraba evleri, huzursuz misafirlikler derken kendini bir gün İstanbul’un kalabalığında yalnız buldu. Önce marketlerde, sonra ofislerde çalıştı. Her defasında ya tacize uğradı ya da üç kuruşa uzun saatler dayandı. “Kendi ayaklarımın üzerinde duracaksam, bunun şartlarını ben belirlerim,” dediği gece her şey değişti.
Çekmeköy onun için güvenli ve sessiz bir liman oldu. Kiraladığı küçük bir bodrum katı, geceleri eve dönüşen tek yeri oldu. Müşterilerini seçerken dikkatliydi. Ne saygısızlığa izin verirdi, ne de aşağılanmaya. Kendine dair çizdiği sınırları kimse silemezdi.
Bir akşam, market dönüşü yaşça küçük bir kadın ona yaklaştı. “Ben de ayakta durmaya çalışıyorum, ama korkuyorum,” dedi. Yasemin ona dönüp gözlerinin içine baktı. “Korkmak normal. Ama seni korkudan çıkaran, onun içinde yürümeyi öğrenmektir,” dedi. Sessizlik oldu. Ardından genç kadın başını eğip uzaklaştı.
Çekmeköy’ün gece sessizliğinde Yasemin, bir kez daha yalnız yürümeye başladı. Ama bu yalnızlık, bir başkaldırının ve hayatta kalmanın adıydı.
Bir yanıt yazın